10 Aralık 2014 Çarşamba

Bir İnsan Neden Ölmek İster ? ?



Selam ölümlüler,

Hâlâ ölmedim ben malesef. Günden güne yaşamaya devam ediyorum bu canını yediğim dünyasında. Malesef yaşamanın gerektirdiği nedenlerden dolayı yazamadım uzun süre. Kendime ayırdığım vakit kısıtlı çünkü kaliteli bir yaşamla ölmeye çalışıyorum ben. :)

Sevgili ölümlüler, ölümlülerim, ölümlü dostlarım ! Umarım okurlar arasında ölenler vardır bu süre zarfında. Ölümün narin kolları umarım birilerini sarmıştır.

Bugünkü yazımın konusu " Neden ölmek ister bir insan ? "


Aslında bu konuyu çoğunlukla kendim üzerinden anlatmak isterim. Soranlar vardır "- Bu manyak neden ölüme bu kadar meraklı, neden ölümden korkmuyor ?" diye. Cevabı işte burda, hemen aşağıda.


Ben ölmekten korkmuyorum ve utanmıyorum. Belkide Tanrı bi yerlerden gülüyordur bana. Kahkahalar atsa bile yine de korkmam ve utanmam ben. O benden utansın. Bu canım hayatı zehrettiği için. Ve utansın yarattığı eserlerden, insanoğlundan.


Bu Dünyaya bir geliş amacımız olduğunu düşünenlerdenim. Benim geliş amacım direkt olarak ölmek. Ama ölümün huzurlu kollarına kavuşacağım zamana kadar da Dünyayı yaşamak isterim. Gittiğimde cebimde bir sürü anı olsun. Olsun ki anlatabileyim ölmüşlere. Elbetteki var cebimde az buçuk anılar. Ama malesef ki bu dandirik dünyada yaşayan insanoğlu yan kesici gibi alıveriyor ceplerimizden anıları. ( O insanlardan olmadığım için ya da buna çabalama bilincini verdiği için Tanrıya sonsuz şükranlar.)


Eğer bir gün öldüğümde yakarsanız bedenimi,
Boğazdan atmayın küllerimi.
Savurun insanların yüzüne
Çeksinler ciğerlerine bedenimi.
Savurunda insanlıklarını hatırlasınlar.

demiş bir zat-ı muhterem. Demek isterdim. Ama bunu şimdi uydurdum.

Dostlarım. Yaşamı bile zehreden insanlardan olmayalım. Olmayalım ki ölümü tadıyla karşılayalım.
Her şeyin GDO'lu olduğu şu dünyada, bir ölüm kalmışsa hormonlarıyla oynanmadık, sarılın ona. Korkmayın.

Herkeste olan bir algı var. Orhan Veli'nin de şiirinde kullandığı "Ölüm Allahın emri, ayrılıklar olmasaydı." algısı. Canım dostlarım, bu cümleye oldum olası gülerim. Sanki bu boktan Dünyada hiç ayrılmıyormuşuz, hep diz dize oturuyormuşuz gibi konuşmayın. Elbette ki herkes ölecek ve sen elbette ki istediğin herkesi göreceksin. Ulan bu velinimet değil de nedir? Benim tavsiyem güzel ölmeye bakın.

İnsanoğlunun değer verdiği yegane şeylerden biridir mutluluk, eğlence. Ben iki tane yegane şeyi, ölüm ile eğlenceyi birleştirenlerdenim. Ölmenin sonsuz mutluluk kaynağı olduğunu savunanlardanım. Ölümün en şekilli şüküllüsünü isteyenlerdenim. Sizde isteyin. Çabalayın bunun için.



Ölümün en eğlencelilerinden biridir güzel bir müzik eşliğinde ölmek. Geçenlerde bu şarkıyla ölümü karşılayan Mehmet Pişkin'e de huzur diliyorum..




Ölümün mevsimi yok
sevmenin zamanı olmadığı gibi
belki yağmurlu bir ilkbahar sabahında
fırından aldığın sıcak bir ekmek gibi ya da
kızgın güneşin altında
çıplak bedenini coşturan
beyaz köpükler arasından
maviye karışır ölümün rengi
veya hasretle koşarsın
dalından kopan sarı yapraklar gibi toprağa
kim bilir belki
zemheri ayazında
sobada kızaran kestane tadında
ve sevimli bir kedi gibi sokulur yanına
ölümün mevsimi yok
sevmenin zamanı olmadığı gibi...







** Kedileri sevin.
** Köpekleri sevin.
** Koalaları sevin.
** Kadınları sevin.
** Erkekleri sevin.
** Eşcinselleri sevin.
** Toprağı sevin.
** Suyu sevin.



**ÖLÜN..!






1 yorum: